MarmaraYerelHaber

İktidarın “terörsüz Türkiye”, DEM Parti ve PKK’nın ise “Barış ve Demokratik Toplum Süreci” adını verdiği örgütün silah bırakma sürecinde son viraja girildi. Önümüzdeki hafta örgüt tarafından yapılacak silah bırakma töreni öncesinde siyasi görüşme trafiği hızlandı. Örgütün 10-12 Temmuz tarihleri arasında, “İyi niyet gösterisi olarak” bir grubun silah bırakacağını açıklaması sonrasında DEM Parti heyeti, İmralı’ya giderek PKK lideri Abdullah Öcalan’la görüştü. Heyet yarın da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşecek. Öcalan'ın önceden hazırlanan, görüntülü de olabileceği iddia edilen silah bırakma çağrısının da bu görüşmelerden sonra kamuoyuna açıklanabileceği belirtiliyor.

Silah bırakma töreni çok sayıda siyasi parti, dernek, sivil toplum, hukuk örgütleri ile gazeteci tarafından takip edilmesi bekleniyor. Silah bırakma için Süleymaniye’ye bağlı Ranya ilçesi Raperin bölgesinin seçilmesi, “güvenlik” gerekçesi ile açıklandı.

Eruh ve Şemdinli baskınlarından 41 yıl sonra silahlı faaliyetlerine son vereceğini açıklayan PKK’nın bu kapsamda atacağı adımlar içeride ve dışarıda yakından ve merakla izleniyor. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti, bugün Öcalan ile önemli bir görüşme yaptı. Heyet, DEM Parti Milletvekilleri Pervin Buldan, Mithat Sancar ve avukat Özgür Faik Erol’dan oluşuyor. Heyet üyeleri yarın saat 15.00’te Cumhurbaşkanı Erdoğan ile biraraya gelecek.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlarken, “Terör örgütünün silah bırakma kararını uygulamaya başlamasıyla süreç hız kazanacaktır. Silahın, kanın, gözyaşının milletimizin gündeminden çıkmasıyla yepyeni bir kapı açılacak” demişti.

11 Temmuz hazırlığı

Heyetin DEM Parti heyeti ile görüşmesine Efkan Ala ile MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın da hazır bulunması bekleniyor. Erdoğan görüşmeye ilişkin, “Bu süreci kendi haline bırakmayız, provokasyonlara izin vermeyiz. DEM Parti ile Terörsüz Türkiye hedefi doğrultusunda atılan ve atılacak adımları ele alacağız” ifadelerini kullanmıştı.

Başlatılan süreç kapsamında bir süredir üzerinde görüşülen Meclis’te kurulması beklenen komisyonun hazırlıkları devam ederken, Öcalan’ın yapacağı çağrısı ile PKK’lı bir grup,törenle silah bırakacak. Yönetici kadrodan isimlerin de içerisinde yer alması beklenen grubun 10-12 temmuz tarihleri arasında silah bırakması bekleniyor. Silah bırakma tarihinin 11 Temmuz’da gerçekleşeceği iddialar arasında.

Davet listesi

DEM Parti tarafından törene ilişkin bir açıklama yapıldı. Açıklamada, bazı aydın ve yazarların partinin organizasyonuyla törene götürüleceği belirtildi. Ayrıca töreni takip etmek isteyen gazetecilere de çağrı yapıldı. Örgüt kaynaklarının iddiasına göre, tören canlı yayınlanacak.

Töreni izlemek için ise Türkiye ve dünyadan çok sayıda isim bölgeye davet edildi. Tören için davetiye gönderilen ve temsilci göndermesi beklenen siyasi parti, insan hakları ve hukuk örgütleri, dernek, sivil toplum örgütleri ise şöyle açıklandı:

“Devrimci Parti, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Yeşil Sol Parti, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Emek Partisi (EMEP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Halkevleri, Sol Parti, Saadet Partisi, Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), Gelecek Partisi, Yeniden Refah Partisi, CHP, Vatan Partisi.

Kürt partileri

Kürdistan Komünist Partisi (KKP), Partiya İnsan û Azadî/İnsan ve Özgürlük Partisi (PİA), Kürdistan Sosyalist Partisi (PSK), Kürdistan Demokrat Partisi-Türkiye (PDK), Partiya Azadî, Hereketa Azadî, Devrimci Demokratik Kürt Derneği (DDKD), KDP-Bakur.

Barolar ve insan hakları örgütleri

Asrın Hukuk Bürosu, Türkiye Barolar Birliği (TBB), Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Uluslararası Af Örgütü, Barış Vakfı, İnsan Hakları Derneği (İHD), Barış İçin Toplumsal Girişim, Hak ve Adalet İnsiyatifi, Barış İçin Sanat İnsiyatifi, MAZLUMDER.

Toplumsal örgütler

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), HAK-İŞ Konfederasyonu, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), Diyarbakır Sanayici ve İş İnsanları Derneği (DİSİAD), Güneydoğu Sanayici ve İş İnsanları Derneği (GÜNSİAD), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Doğu ve Güneydoğu İş İnsanları Dernekleri Federasyonu, Türkiye Belediyeler Birliği.

Alevi ve kadın örgütleri

Özgür Kadın Hareketi, Barış Anneleri, Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD), Türkiye Alevi Federasyonu (ADFE), Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK), Alevi Kültür Dernekleri Genel Merkezi (AKD), Şêx Seîd Derneği, Demokratik Alevi Dernekleri (DAD), Demokratik İslam Kongresi (DİK), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER), Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuk Dayanışma Dernekleri Federasyonu (TUHAD-FED), 78'liler Girişimi.

Katılması beklenen diğer kurum ve kuruluşlar

Barışa İhtiyacım Var İnisiyatifi, Cumartesi Anneleri, Roboskî Aileleri, 10 Ekim Aileleri, Suruç Aileleri ve Gezi Aileleri, Süryani, Ermeni, Çerkez, Arap, Laz ve Azeriler adına çok sayıda temsilci, çok sayıda gazeteci, aydın, yazar ve insan hakları savunucusu.

DEM ve diğerleri

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ile Demokratik Birlik İnisiyatifi’nden bazı eş genel başkanlar ve eş sözcülerinin yanısıra Irak Kürdistan Bölgesi’ndeki KDP veKYB’li siyasetçilerin yanı sıra çok sayıda siyasi parti, sivil toplum örgütü, aydın, yazar ve gazeteci.

DEM Parti MYK olağanüstü toplandı

DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) ise Eş Genel Başkanlar Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan başkanlığında parti Genel Merkezi’nde olağanüstü toplandı. MYK toplantısında, “Barış ve Demokratik Toplum Süreci” ve CHP belediyelerine yönelik operasyonu ile DEM Parti İmralı Heyeti’nin Öcalan ile görüşmesi ve PKK’nin silah bırakma kararı tartışıldı.

Süleymaniye tercihi

PKK’nın, silah bırakma sürecinin ilk adımı olarak bir grup örgüt üyesinin silah bırakacağı törenin Süleymaniye vilayeti sınırlarında yapması ısrarının sadece “güvenlik” olduğu belirtildi. Erbil merkezli Rûdaw TV’nin üç ayrı kaynaktan doğruladığı bilgilere göre, 20 ila 30 kişilik bir PKK’li grubu, Süleymaniye’nin Ranya ilçesi Raparin bölgesinde silah bırakacak.

Yer tartışması iddiası

Rûdaw’ın iddiasına göre, daha önce Türkiye ile PKK arasında ilk silahsızlanma töreninin nerede yapılacağı konusunda görüşmeler yapıldığını, Türkiye tarafının Erbil vilayet sınırlarını önerdiğini, ancak PKK’nın bir dizi iç toplantıdan sonra bu teklifi reddetti. PKK’ye yakın bir kaynak, Rûdaw’a yaptığı açıklamada, "PKK’nin bu adımı, barışa dair iyi niyet göstergesi. Törenin yeri de yalnızca güvenlik durumu gözetilerek seçildi" dedi.

PKK neden Süleymaniye’yi seçti?

İlgili kaynaklar, PKK’nin fesih kongresinden bu yana Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK), Süleymaniye bölgesinde herhangi bir bombardıman gerçekleştirmediğine dikkati çekiyor. Dolayısıyla örgütün silahsızlanma töreni için bu nedenle Süleymaniye’yi seçtiği konuşuluyor.

DEM Parti heyeti Kürdistan Bölgesi’ne gelecek

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nden (DEM Parti) bir yetkili de Rûdaw’a yaptığı açıklamada, “Törene katılmak amacıyla partimizden bir heyetin Kürdistan Bölgesi’ne gelişi için tüm hazırlıklar tamamlandı. Heyetimiz, 12 Temmuz’dan önce Süleymaniye’ye ulaşacak” dedi.

Törende, PKK'li grup silahlarını teslim edecek; bu, silahların gömülmesi ya da başka bir yöntemle imha edilmesi bekleniyor.

Süreç bu yıl sonuna kadar tamamlanacak”

AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, Rûdaw'a verdiği röportajda herhangi bir aksaklık yaşanmaması durumunda "çözüm süreci"nin bu yıl sonuna kadar tamamlanmasını beklediklerini, PKK'nın silah bırakma adımının süreçte güveni artıracağını belirterek, örgütün tamamen silah bırakmasının ardından toplumsal ve siyasal hayata entegrasyonları için gerekli yasal adımların atılacağını söyledi.

Sürecin “olumlu yönde” ilerlediğini belirten Ensarioğlu, ilk silah bırakma adımının ardından devlet ile PKK nin karşılıklı adımlar atacağına işaret ederek, "Belki hasta tutuklular serbest bırakılır. Sonra örgüt bir adım daha atar... Eylül-Ekim ayında bir yargı reform paketi var. Ardından Diyarbakır annelerinin çocukları var, belki onlar bırakılabilir. Bunlar sembolik ama önemli adımlardır" diye konuştu.

“En büyük kaygımız İran ve İsrail’di”

Sürecin bundan sonra daha da hızlanacağını vurgulayan Ensarioğlu, "Bir olumsuzluk olmazsa bu senenin sonuna kadar tamamlanmış olacak diye düşünüyoruz" ifadelerini kullandı. Ensarioğlu, şöyle devam etti:

“Tabii herkesin malumu, çok açık bir şekilde yürütülen bir süreç var ve şu ana kadar bir sorun yaşanmadı. Bu tür süreçler çok sorunsuz, hiç sorunsuz yürüyen süreçler değil. Mutlaka çeşitli sıkıntılar, güven sorunu ve uluslararası güçlerin el altından müdahalesi olmuyor değil. Bizim sürece müdahale edebilecek en büyük kaygımız İran ve İsrail'di. İran'ın son dönemde hem İsrail'le yaşadığı savaş, hem de daha öncesinde kendi sorunlarıyla uğraşmasından ötürü aslında müdahale ihtimali kalmadı. Ancak bir şekilde hala sabote edilmeye çalışılıyor.

Buna rağmen süreç iyi ilerliyor. Zaman zaman İsrail'in açıklamaları, sabote çalışmaları başarıya ulaşamadı. Burada özellikle Sayın Cumhurbaşkanı'nın güçlü iradesi, Sayın Devlet Bahçeli'nin ön açıcı ve kolaylaştırıcı rolü var. Ayrıca Öcalan'ın da bu sürece güçlü bir şekilde desteği ve iradesi sorunun çözümüne büyük katkı sunuyor. Ayrıca doğası gereği bir taraftan zaten halk artık bu iş bitsin istiyor. Çünkü Türkiye demokrasinin geldiği nokta, Kürt sorununda yapılan ciddi reformlar, artık şiddetin ve silahın bu meselede bir meşruiyetinin kalmadığını gösterdi. Dolayısıyla halk da artık bu şiddete ve silaha inanmıyor ve istemiyor.”